31 Ocak 2015 Cumartesi

Yalnızlığın kıyısında

11 Nisan 2009 Cumartesi

Gerçekler ve yalanlar

  













                              Gerçekler ve Yalanlar
    Hissedilmeyen gerçeğin peşinde, bir ömürün sonuna yaklaşan delikanlı ölümün kara pençesini ensesinde hissederken anlaşılmamanın üzüntüsüyle ne yapacağını şaşırmıştı. Yerinden kalktı ve denizin maviliğinde uçsuz bucaksız koşmaya başladı. Tadında sevginin olduğu, yalanların olmadığı bir gerçek peşindeyken ilkbaharın ilk gününde rüzgarla beraber yaşama sevinci de gelmişti. İçindeki hüzünle ne yapcağını şaşırdı, bu adı bilinmeyen diyarda nerede olduğunu kestiremedi.

Etrafına bakarken birden kendisine doğru gelen birinin varlığını hissetmeye başladı. Bu bir lütuf muydu yoksa bir imtihan mıydı anlayamıyordu. Kalp atışlarının arttığını, nefesinin kesildiğini hissederken aniden arkasında dünyalar güzeli bir insanın varlığıyla şaşıra kaldı. Konuşamıyordu öylece bakıyordu. Aniden bayılan delikanlının gördüğü en son şey, görkemli bir atın denizin ortasından kıza doğru geldiği olmuştu.

Delikanlının kendisinden habersiz delikanlıyı gözlemekle görevlendirilen Advie uzun süre delikanlıyı gözlemleyerek raporlar tuttu. Delikanlının doğduğu andan başlayarak gözlemlediği şey bu insanoğlunun diğer insanlardan çok farklı olmasıydı.Adar denilen delikanlı bir insan ile bizim türümüzden olan iki kişinin birbirlerine duydukları yasak aşkın bir ürünüydü.

Adar'ın babası olan Radvie'nin trajedik bir yaşam öyküsü vardır. Radvie kendi diyarında çocukluğunu üstün başarılarla tamamlar.Ardından kendisine dünya üzerinde bir görev verilir.Dünyadaki herşey hakkında geniş bir bilgi sahibi sahibi olduktan sonra kendi boyutundan dünya boyutuna gönderilir. Dünyadaki insanların kendisni görmediğini bile bile çeşitli meraklara kendisni salmıştır.

Uzun süreli olan görevini yerine getirirken insanlarla iletişime geçme düşüncelerine girmeye başlamıştı. İnsanlarla iletişimin katı kurallarla yasak olduğunu bile bile bunu düşünmek kendisni çok ürpertiyordu.

Zaman geçip giderken Radvie dünyalar güzeli bir kızı görür ve bu kızın büyüsüne kapılır.
Radaviye yalnızlığının gölgesinde zamanın bu boyutundaki imkansız sevgisinin acısını ışıksız ruhunda hisseder oldu.Ölümsüzlüğün gölgesinde bu kzın güzelliği Radviyeyi uçurmuştu.Radviye en sonunda bir insan suretine girerek bu kız ile tanışmaya karar verdi.Tanışmadan önce bu kız ile ilgili çok ayrıntılı gözlemler yapmıştı.Bu gözlemler onun işini ne kadar kolaylaştıracaktı bilmiyordu ama işine yarayacağını düşünüyordu.
Radvie sevginin verdiği güç, yasakların verdiği dehşet korku ile kendini toplum içinde parmak ile gösterilecek yakışıklılıkta bir insan suretine girdi. Ardından ilk iş olarak sevdiği Beren ile tanışmak olacaktı.
Beren Türkiye'nin İstanbul şehrinde bulunuyordu. Beren 22 yaşında, 179 cm boyunda , mavi gözlü, esmer, saçları dalgalı ... dünyalar güzeli bir üniversite öğrencisiydi.Bu güzelliğinden etrafta gözler hep üstündeydi.Bu güzelliğinn ağırlığını heryerinde hisseden Beren kime güvenceği konusunda büyük şüpheleri vardı.Bu şüphelerinden dolayı 22 yaşında olmasına rağmen gerçek sevgiyi aşkı bulamamış ve bulamayacğını düşünüyordu.İçinde büyük bir boşluğun ve yalnızlığının içinde kendinden habersiz kendini izleyen beyaz atlı prensini bekliyordu.
Radvie güneşin doğuşu ile Berenin evinin önünde onunla tanışma planlarına dalarken saatlerin nasıl geçtiğinin farkına varmadı.Bir anda Beren' i karşında gördü.Yoğun duyguların verdiği heyacan ile üzerinde soğuk bir terleme hissetti.Beren önde gideceği okulun yolunda giderken Radvie de ardından yürüyordu.Aniden Berenin ayağının burkulmasıyla Radvie hayatının fırsatını yakalamış heyacanla kendisini yanında buldu.
Geçmiş olsun hanımefendi size yardımcı olabilir miyim? Beren,Lütfen memnun olurum galiba ayak bileğimi çok kötü incittim. Radvie bu anın üzerindeki etkisiyle evet öyle olmuş. Beren kendisine yardımcı olan Radvienin yardımıyla ayağa kalkmaya çalıştı. Ama ayağının çok ağrıdığının farkına vardı. Bu ağrıyı belli etmemeye çalışıyordu.Kedini toparlayarak yardımsever ve tebessüm dolu baya teşekkür etmeyi planlıyordu. Teşekkür ederim beyefendi dedi.Bana çok yardımcı oldunuz. Radvie rica ederim , şimdi iyi misiniz? Beren gülerek evet dedi .Radvie yakalamış olduğu bu fırsatı elinden kaçırmak istemiyordu. Onun için tanışmanın gerektiğini aklından geçirerek hızlı bir şekilde karar verdi.Bir şekilde tanışma konusunu getirmeliydi. Berenin gözlerinin içine bakarak galiba siz öğrencisniz öylemi ? Beren evet öğrenciyim neden sordunuz? yoksa sizde mi öğrencisniz?Radviye bir an yalan rüzgarının içinde evet demek zorunda kaldı.
(yazı dizisnin devamı gelecektir)

Harun DANIŞ

24 Mart 2009 Salı

Çığlık

ÇIĞLIK
Bir günün sonunda bitmeyen senfonidir dert ya da dertler
Mavi bir gökyüzünde yedi renkten olmayan siyahtır dert
Kurtulmak istersin gözlerini kapayarak
Kurtulamazsın!
Silinmiş aynalarda belirmesine gerek yok
Çünkü her derdin izi kalptedir
*********************
Ruhunu kaybedersin her batan güneşin ardından
Işığın süzülür kaybolursun
Sigaranın dumanında içinde bir fırtına kopar
Adını hatırlamak istemediğn sevgilin gelir aklına
Dilin düğümlenir ruhuna doğacak güneşi beklersin
************************************
Gözlerinden binbir sitemle
Zamana dur dersin
Bir işkence gibi yaşamak haram gelir
Yüreğin üşür , sesin dört bir yana karışır
Gözyaşlarıma karışır adın...
Bir sessizlik çöker
Ruhuna bir güneş doğar
Elveda gidyorum dersin
Sana geliyorum dersin yaradanım.

HARUN DANIŞ